Amerika'da Türk Bilim İnsanı Kök Hücreden İnsan Beyni Üretti
İlk kez kan damarları içeren yeni insan embriyo beyni geliştirdiler. Kök hücrelerden yapılan milimetre boyutundaki bu beyinler, gelişmekte olan insan beyninin 3B yapısal modelleri, beyin gelişimiyle ilgili derinlemesine araştırma yapma imkanı sunabilecek.
05 Temmuz 2021 - 02:24
İlk kez kan damarları içeren yeni insan embriyo beyni geliştirdiler. Kök hücrelerden yapılan milimetre boyutundaki bu beyinler, gelişmekte olan insan beyninin 3B yapısal modelleri, beyin gelişimiyle ilgili derinlemesine araştırma yapma imkanı sunabilecek.
İndependent Türkçe'de yer alan Esra Öz'ün habere göre, Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’nden mezun olduktan sonra Koç Üniversitesi’nde Kimya ve Biyoloji Mühendisliği Bölümü’nde master yapan Dr. Bilal Çakır, doktora çalışmalarını Washington Eyalet Üniversitesi’nde yaptı. Doktora sonrası çalışmalarını Yale Üniversitesi'nde sürdüren Çakır, şu anda kök hücreler ve onların sinir hücrelerine farklılaşması konuları üzerine araştırmalar yapıyor. Çakır’ın yaptığı bilimsel araştırmalar Nature Methods, Cell Stem Cell, Nature Communications ve Molekuler Cell gibi dünya çapında en önemli dergilerde yayınlandı.
"Beyin Gelişimi ve Hastalıkları Araştırabileceğiz"
Organoidlerin kan damarlarının iç yüzeyini döşeyen ve damar oluşumunda önemli rol alan endotel hücrelerinin, bir gen (ETV2) ile uyarılarak yeniden programlanabildiğini söyleyen Bilal Çakır, “İşlevsel bir damara benzer bir ağ oluşuyor ve bu yapı 3 Boyutlu (3B) organoidler oluşturmak için sağlam bir yöntem sağladığını belirtiyor. Çakır, “Böylece beyin gelişimi ve hastalık mekanizmalarını araştırmak için bir platform oluşturduk. Bu damarlanmış 3Boyutlu beyin modeli, sinir hücreleri ve endotel hücrelerinin etkileşimini sergiledi. Böylece damarı olmayan organoidlere zarar veren iç bölgedeki hücre ölümlerini azaltarak beynin daha doğru bir fizyolojik temsilini oluşturduk” şeklinde konuşuyor. “18. günde damar sistemini oluşturmaya başladık” Çakır, üretilen bu minik beyinlerle ilgili şunları söylüyor: “Özel bir gen taşıyan bir virüs ile uyararak başlangıç kök hücre havuzunun yüzde 20'sinin fonksiyonel damar sistemi oluşturabileceğini düşündük. Organoidler oluşmaya başladığında kültürde 18 gün sonra ETV2 geninin aktif hale gelmesini başlattık. 1 aylık olduklarında, organoidler tüp şeklinde damarlar geliştirdiler. Bu damarlar, organoid boyunca kırmızı etiketli bir işaret taşıdı ve çalışan bir damar sistemi oluşturduklarını gördük.” dedi.
İndependent Türkçe'de yer alan Esra Öz'ün habere göre, Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’nden mezun olduktan sonra Koç Üniversitesi’nde Kimya ve Biyoloji Mühendisliği Bölümü’nde master yapan Dr. Bilal Çakır, doktora çalışmalarını Washington Eyalet Üniversitesi’nde yaptı. Doktora sonrası çalışmalarını Yale Üniversitesi'nde sürdüren Çakır, şu anda kök hücreler ve onların sinir hücrelerine farklılaşması konuları üzerine araştırmalar yapıyor. Çakır’ın yaptığı bilimsel araştırmalar Nature Methods, Cell Stem Cell, Nature Communications ve Molekuler Cell gibi dünya çapında en önemli dergilerde yayınlandı.
"Beyin Gelişimi ve Hastalıkları Araştırabileceğiz"
Organoidlerin kan damarlarının iç yüzeyini döşeyen ve damar oluşumunda önemli rol alan endotel hücrelerinin, bir gen (ETV2) ile uyarılarak yeniden programlanabildiğini söyleyen Bilal Çakır, “İşlevsel bir damara benzer bir ağ oluşuyor ve bu yapı 3 Boyutlu (3B) organoidler oluşturmak için sağlam bir yöntem sağladığını belirtiyor. Çakır, “Böylece beyin gelişimi ve hastalık mekanizmalarını araştırmak için bir platform oluşturduk. Bu damarlanmış 3Boyutlu beyin modeli, sinir hücreleri ve endotel hücrelerinin etkileşimini sergiledi. Böylece damarı olmayan organoidlere zarar veren iç bölgedeki hücre ölümlerini azaltarak beynin daha doğru bir fizyolojik temsilini oluşturduk” şeklinde konuşuyor. “18. günde damar sistemini oluşturmaya başladık” Çakır, üretilen bu minik beyinlerle ilgili şunları söylüyor: “Özel bir gen taşıyan bir virüs ile uyararak başlangıç kök hücre havuzunun yüzde 20'sinin fonksiyonel damar sistemi oluşturabileceğini düşündük. Organoidler oluşmaya başladığında kültürde 18 gün sonra ETV2 geninin aktif hale gelmesini başlattık. 1 aylık olduklarında, organoidler tüp şeklinde damarlar geliştirdiler. Bu damarlar, organoid boyunca kırmızı etiketli bir işaret taşıdı ve çalışan bir damar sistemi oluşturduklarını gördük.” dedi.
YORUMLAR