A'dan Z'ye E-Ticaret! Nasıl Para Kazanılır?

Amerika Birleşik Devletleri'nde çok yaygınlaşan "Tasarla Satsınlar" sisteminden klasik ürün satışına A'da Z'ye e-ticareti anlattık. Para kazanmak mümkün mü, nelere dkkat etmeliyiz, neyi nerede satmalıyız? Global pazarların artısı eksisi... Bütün yönleriyle e-ticaret...

Pandemi sürecinde büyük bir ivme kazanan e-ticareti bütün yönleriyle sizin için inceledik. Bu dosyamızda eksileri ve artılarıyla e-ticareti anlatacağız. Yazımızın e-ticarete yeni başlayacak, başlamış ama kendine bir yol bulamamış, düşünen ve emin olamayan herkese faydalı olmasını umut ederek anlatalım. Önce tarihine değinelim...

BAŞLANGIÇ DÖNEMİ (1960'lar - 1980'LER)

E-ticaretin kökenleri, elektronik veri değişimi (EDI) ve teleshopping gibi ilk elektronik ticaret uygulamalarına dayanıyor. 1960'lar EDI, ticari belgelerin elektronik olarak değişimini sağladı ve işletmeler arasında veri transferini kolaylaştırdı.
1979'da Michael Aldrich, çevrimiçi alışverişin öncüsü sayılabilecek bir sistemi icat etti. Televizyona bağlı bir telefon hattı üzerinden alışveriş yapılabilen bu sistem, günümüzün e-ticaretinin temelini attı.

İNTERNETİN GELİŞİMİ VE İLK SİTELER (1990'LAR)

İnternetin yaygınlaşması, e-ticaretin hızla gelişmesini sağladı. 1991'de World Wide Web'in halka açılması, online ticaretin önünü açtı. 1994'te Netscape'in SSL (Secure Socket Layer) protokolünü geliştirmesi, internet üzerinden güvenli veri transferini mümkün kıldı.
1995'te Amazon ve eBay kuruldu. Amazon başlangıçta sadece kitap satışı yaparken, eBay kullanıcıların birbirleriyle ürün alıp satabileceği bir platform sağladı.

YÜKSELİŞİ VE GELİŞİMİ (2000'LER)

2000'ler, internet hızlarının artması ve mobil cihazların yaygınlaşması, e-ticaretin kullanıcı tabanını genişletti. 2005'te Amazon Prime'ın lansmanı, hızlı ve ücretsiz kargo hizmetiyle müşteri memnuniyetini artırdı. 2010'larda mobil ticaret (m-ticaret) ve sosyal ticaret (s-ticaret) trendleri ortaya çıktı. Shopify, WooCommerce gibi platformlar, küçük işletmelerin de kolayca çevrimiçi mağaza açmalarını sağladı.

VE GÜNÜMÜZDE E-TİCARET

2020'de COVID-19 pandemisi, e-ticaretin önemini ve kullanımını dramatik şekilde artırdı. Tüketiciler, fiziksel mağazaların kapanmasıyla çevrimiçi alışverişe yöneldi. 2024'ün sonlarında ise e-ticaretin küresel pazar büyüklüğünün trilyon dolarlık seviyelere ulaşması bekleniyor. Çin, ABD ve Avrupa, en büyük e-ticaret pazarları olarak öne çıkıyor.

TEKNOLOJİK YENİLİKLER 

Yapay zeka kişiselleştirilmiş alışveriş deneyimleri sunmak ve müşteri hizmetlerini iyileştirmek için yaygın olarak kullanılıyor. Artırılmış Gerçeklik (AR) ve Sanal Gerçeklik (VR): Ürünlerin sanal olarak denenebilmesini sağlıyor. Blockchain ve Kripto Paralar: Ödeme süreçlerinde ve tedarik zinciri yönetiminde kullanılmaya başlanıyor.

SOSYAL VE ÇEVRESEL ETKİLER 

Influencer marketing ve sosyal medya platformları üzerinden doğrudan alışveriş yapma imkanı sağlanıyor. E-ticaret şirketleri, çevre dostu ambalajlama ve kargo yöntemleri geliştirmeye odaklanıyor. E-ticaret, teknolojiyle birlikte sürekli evrilen ve büyüyen bir sektör. Hem büyük şirketler hem de küçük girişimciler için geniş fırsatlar sunuyor.

PEKİ BİZ NE YAPACAĞIZ?

Tarihçeye ve gelinen noktaya bakıldığında e-ticaret büyük fırsatlar sunan bir alan elbette. Ama bunun da püf noktaları var.  Sırayla anlatalım...

1- Ne?: Satacağınız ürüne karar vermelisiniz. Tüketici alışkanlıklarına göre bir ürün bulmanız gerekiyor. Bu ürün fiziki ya da dijital bir ürün olabilir.  İnternette en çok ne satıldığına bakmakta fayda var. Tüketici alışkanlıklarını yine sistem belirlediği için sistemin içinde olmak takip etmek çok önemli. Örneğin çok izlenen dizilerdeki ürünlerin çok sattığını pekçok satıcı anlatıyor. Takılar, kıyafetler gibi... Ne satacağınıza, daha da doğrusu neyi satabileceğinize karar vermelisiniz. Karardan sonra hemen üründen binlerce almamanız daha mantıklı gibi görünüyor. Çünkü e-ticarette kesin diye bir şey yoktur. Başka sitede çok satan bir ürünü siz satamayabilirsiniz. Temkinli gitmenizde fayda var. 

2-Nerede?: Satışınızı nerede yapacağınız önem taşıyor.  Artık nerede olursanız olun global pazarda e-ticaret yapabilirsiniz. Ürününüzü dünyaya mı yokda bulunduğunuz ülkeye mi satacaksınız ona karar vermelisiniz. Global pazar için önerebileceğimiz siteler Etsy ve Amazon. Global sitelerde kargo ücretleri dezavantaj olarak ortaya çıkabiliyor. Mutlaka kargo sorununu çözmek sitelerle çalışın. Kargoyu anlaşmasız göndermeye kalkmayın. Bunların yanı sıra ülke bazında satış platformları da açılıyor. Mesela özellikle Türkiye'de satacaksanız Trendyol, Hepsiburada, Sahibinden , Miamano gibi sitelerde ürünleriniz sunabilirsiniz.

3-Nasıl?: Şirket kurarak ya da onunla uğraşamam derseniz kurmayarak ürününüzü satabilirsiniz. Artık ticarete atılacağınız için şirket kurmanız da gerekebilir. Gerekebilir diyoruz çünkü eğer el emeği bir ürün satıyorsanız belirli bir kazanca kadar vergiden muaf bir şekilde şirket kuramadan bunu satabilirsiniz (Mutlaka vergi dairenizle görüşün). Ancak bunu her platform kabul etmiyor. El emeği ürünlerinizi şirket kurmadan Miamano'da satabilirsiniz. Burada çoğunlukla tasarımcılar bulunuyor. Bunun dışındaki platformlar şirket kurmanızı şart koşuyor. Şahıs ya da ltd. kurabilir ve satışa başlayabilirsiniz.

4-Ürün Yükleme: Sırada ürünlerinizi satış platformuna yüklemeniz var. Bunun için ürünün görsellerini çekmelisiniz. Mümkün olduğunca gerçek hallerini çekin ürünü filtreye boğup gerçek halinden uzaklaştırmayın. Profesyonel destek alabilirsiniz ama artık cep telefonları kameraları harika işler çıkarıyor.  

5-Fiyat: Alışveriş platformları ürün satışınızdan komisyon alır. Bu oranlar da ortalama yüzde 30 civarindadır. Fiyat belirlerken mutlaka bütün masraflarınızı yazdığınızdan eklediğinizden emin olun. Komisyon, kargo, iade edilirse iade masrafı, paketleme, ülkesine göre vergisi... İyi hesap yapmazsanız zarar edersiniz bunun altını çizelim...

6-Satış: Ürünü yüklediğinize göre bundan sonra sıra satış yapmaya geldi. Peki bunu nasıl yapacağız, tüketici internetteki milyonlarca ürün arasından neden gelip sizin ürününüzü alsın daha da doğrusu nereden görecek ki alsın! Öncelikle satış yaptığınız platform size ücretli reklam seçeneği sunar onlardan birini alıp ürünlerinizi, mağazanızı öne çıkarmak için reklem verebiliriniz. Daha küçük bütçeniz varsa ya da hiç yoksa ürün içeriğini oldukça bol tutmanızı tavsiye ederiz. Çünkü içeriğiniz çok olu ve sürekli güncellerseniz platform sizin ürünleri öne çıkarmaya başlar. Reklamsız sistem tarafından otomatik olarak öne çıkarılırsınız. Mağazaya her gün bir ürün yükleyebilirsiniz. Ve mağaza linkinizi tanıdıklarınıza atın onlar tıklasın beğensin... Bu da ürünleri öne çıkarır. Sonra bir iki satış derken bir bakmışsınız yüzlerce ürün satmışsınız.

7-Paketleme: Satış yaptığınız ürünün mutlaka güzel ve sağlam paketlenmesine dikkat edin. İyibir paketlemenin olumlu izlenim bıraktığı kesin. Hatta genelikle küçük hediyelerle göndermek daha iyi bir izlenim bırakır. Tüm bunları yaparken mutlaka ürünün nihayi fiyatına bu giderleri de ekleyin.

8-Kargo: Her platfotm kargo hizmeti sunar. Onlarla göndermeniz zorunludur zaten. Hızlıca göndermeyi unutmayın. Global satışlarda platformların ortak depolarına mallarınızı depolayabilrsiniz. Hatta bu pazarlarda paketleyip gönderme işini bile sizin için yapacaklardır. Bunu ciddi bir alternatif olarak düşünün.

SON DÖNEMİN GÖZDESİ; TASARLA SATSINLAR 

Buraya kadar size fiziki olarak sizin alıp sattığınız ürünlerden bahsettik. Son yılların gödesi olan bir satış modelinde sıra. Amerika'da buşunan Printram gibi siteler size ürün tasarlama seçeneği sunar. Orada ürünü ücret ödemeden tasarlar global pazarlara yüklersiniz. Birbirine bağlı olan bu siteler üzerinden siz ürüne elinizi bile sürmeden satış gerçekleşir. Ürün satıldığında sizin adınıza baskı paketleme yapılıp ürün gönderilirBu sistemde Türkiye içinde çalışan siterler de var; TasarlaTasarlat, Basmatik, Pasage örnek olabilir. Buralarda genellikle tişört, önlük gibi baskıya uygun ürünler bulunur. Denemesi bedava. Kimbilir belki de tasarladığınız tişört o kadar güzel ve özel olur ki eliniz bile değmeden yüzlerce satabilirsiniz. 

KURUMSAL KİMLİĞE DİKKAT

Neyi, nerede, nasıl satacağınıza karar verdiktan sonra mutlaka kendinize kurumsal bir kimlik edinin. Logonuz, bannerlarınız olsun. Bunları yapmak için büyük paralar harcamanıza gerek yok. Hatta öyle ki kendiniz de uygulamalar, yapay zeka aracılığıyla yapabilirsiniz. Mutlaka sosyal medyayı kullanın ürünlerinizin reklamını yapmak için. 

SONUÇ OLARAK

İnternet satışından gerçekten de para kazanmak mümkün ancak başlangıçta çok kritik kararları araştırarak vermeniz gerekir.  İnternet satışında hayalperestlik size kaybettirebilir. İncelemenizi iyi yapın; Ne zaman, neyi, nerede, nasıl satacağınızı iyi araştırın. Bol satışlar...