ABD'de Oyuncu Olmanın Yolları…

Oyuncuların ve dahi ünlülerin hayatı özellikle de ne kadar kazandıkları hemen herkes için merak konusudur. Hele ABD'deki oyunculuk ve dizi film sektörü! Sanırım ilgilenmiyorum diyecek kimse yoktur. Bu haberimizin konusu Amerika ve Türkiye'deki oyunculuk, film sektörü arasındaki farklılıklar. Kim ne kadar kazanıyor? Koşullar farklı mı? Tüm bu ve bunun gibi merak ettiklerinizin cevabını Melodi Tuna cevaplıyor. Tabii isim vermeden!

Melodi Tuna, Los Angeles’ta asistan yönetmen olarak çalışıyor. Yardımcı yönetmenliğe kadar yükselmiş. Türk Büyükelçiliği’nden edinilen bilgiye göre şu an bu sektörde çalışan en üst düzey yabancı yardımcı yönetmenlerden biri. Çok bilinen şirketlerde özellikle de Netflix’te izlediğiniz birçok ünlü dizinin arkasında Melodi Tuna ve ekibi görev alıyor. Türkiye’deki ünlü yönetmenleri ve ünlü oyuncuları da tanıyor.

AMERİKA’DA OYUNCULAR ÇOK KAZANIYOR MU?
Melodi Tuna ABD’de oyuncuların astronomik rakamlar kazandığını söylüyor. Dizinin popülerliğine, oyuncunun rolüne ve şöhretine göre bölüm başı 30.000 ile 150.000 dolar arasında değişen rakamlardan bahsediyor. Mesela kendisinin çalıştığı Lethal Weapon dizisindeki başrollerden biri bölüm başına 80.000 dolar alıyormuş. Genelde bir sezonda 22 bölüm çekilen bir dizi olduğuna göre hesabı siz yapın.

Yönetmenler içinse durumun farklı olduğunu söyleyen Tuna, ABD’de dizi yönetmenlerinin başrol oyuncularının neredeyse yarısı kadar kazandıklarını dile getiriyor. Mesela Lethal Weapon dizisinde başrol 80.000 dolar kazanırken yönetmen bölüm başı 50.000 dolar kazanıyormuş. Aslında kıyaslayınca Türkiye’deki dizi oyuncularının da ortalama böyle kazandığını söylüyor Tuna. Bölüm başı 50.000, 80.000, 100.000 lira. Aradaki tek fark ABD’de dolar, Türkiye’de lira kazanılması.

AMERİKA’DA YÖNETMENLİK ZOR MU?
TÜRKİYE’DEKİ İLE ARASINDA NE GİBİ FARKLILIKAR VAR?
Melodi Tuna yardımcı yönetmenliğe kadar geldiğini söylüyor. Bizdeki sistemde yönetmen asistanlığından başlayıp, yardımcı yönetmenliğe yükselip sonrasında yönetmen olunurken ABD’de durum daha farklıymış. Eğer bu ülkede asistan yönetmen olarak işe başladıysanız hedefiniz 1. yardımcı yönetmenlik olmalı diyor. Eğer yapımcılığa merakınız varsa da uygulayıcı yapımcı olmayı hedeflemelisiniz diye ekliyor. Amerika’da yönetmen olmayı hedefliyorsanız kesinlikle asistanlıktan başlamayı, setlere girmeyi, kamera arkasında bile çalışmayı tavsiye etmiyorlar bu ülkede diyor.

Tuna ABD’de ve hatta Türkiye’de de yönetmen olmak isteyenlere ellerine kamera alıp kısa kısa filmler çekmelerini, kurgulayıp, senaryolar yazıp festivallere katılmalarını tavsiye ediyor. Çünkü genellikle keşfedilmenin yolu bu festivallerden geçiyor.
Amerika’ya yönetmenlik hayaliyle gelen gençlerin en çok bu hatayı yaptığını vurgulayan Tuna kendisinin yönetmen olmak değil 1. yardımcı yönetmen ya da başarabilirse uygulayıcı yapımcı olmak istediğini söylüyor. Çünkü ben setlerde çalışmayı çok seviyorum diyor.

Türkiye’de bir yardımcı yönetmenin ortalama 7.000-8.000 TL arasında aylık kazancı varken, Amerika’da bu rakamlar 20.000 dolara kadar çıkıyor diyor. Ayrıca Amerika’da bir yardımcı yönetmen sendikaya girip hayat boyu sigortalanma hakkını elde ediyormuş. Her türlü gala, festival gibi etkinliklere davet edilme avantajlarından bahseden Tuna’nın da sendikaya girmesine az kalmış.

HİLAL SARAL, EMMY KAZANDIĞINDA YANINDAYDIM…
Hilal Saral Aşk-ı Memnu, Fatmagül’ün Suçu Ne?, Kurt Seyit ve Şura ve Kara Sevda gibi dizilerin kadın yönetmeni. Kendisinin de hocası olan Hilal Hanım New York’ta Emmy Ödülü adayı olduğu akşam Los Angeles’ta yaşayan Melodi Tuna’yı davet etmiş. 3 gün boyunca kendisiyle panellere katılmış ve aslında özel davetli sayısından ötürü o geceye katılamayacağını düşünürken yapımcı Kerem Çatay ve Hilal Hoca sayesinde o gece için ona da bilet ayarlanması büyük sürpriz olmuş. Ben bu gece buraya girebildiysem kesin biz kazanmalıyız diye düşünmüş ve beklenen de olmuş. Hocasıyla hem Türk olduğu için hem de bir kadın olduğu için çok gururlanmış.

HOLLYWOOD’DA NEDEN TÜRK OYUNCULARI GÖREMİYORUZ?
Melodi Tuna bu soruya cevap vermeden önce bunun şahsi kanısı olduğunun altını çizip; Türkiye’de bir yerlere gelmiş ünü, şöhreti, parayı ve başarıyı yakalamış oyuncular buraya geldiklerinde ego yapıyorlar diye düşünüyor. Bunu da normal karşılıyor. Burada sıfırdan başlama ve tanınmama duygusu hoşlarına gitmiyor ve idealist davranıp sonuna kadar götürmüyorlar. Hele bir de Türkiye’den yeni bir teklif gelmişse burayı bırakıyorlar diye düşünüyor.

OYUNCU ADAYLARINA TAVSİYELER…
Kendisine İnstagram’dan yazıp oyuncu olmak istediklerini söyleyen gençlere öncelikle neden oyuncu olmak istediklerini kendilerine sormalarını istiyor. Eğer şöhret olmak içinse bunun yanlış bir yol olduğunu düşünüyor. Ancak içlerinde gerçekten oyunculuk varsa ve farklı karakterlere bürünüp kendilerini geliştirmek istiyorlarsa bunu öneriyor.

Mutlaka workshop ve eğitimlere katılmaları yönünde tavsiye veriyor. Ona göre iyi bir oyuncu şarkı da söyleyebilmeli, dans da edebilmeli, tiyatro da yapabilmeli ve kamera önü oyunculuğu da yapabilmeli. Egosundan sıyrılabilmeli, şive yapabilmeli, komedi de oynayabilmeli, her fikre açık olabilmeli, çok kitap okuyup çok film izlemeli. Ama burada oyunculuk yapacaksanız en önemlisi bir Amerikalı kadar iyi İngilizce gerekli diyor. Hatta buradaki aksanları bile yapabilmelisiniz.

Özellikle orada Türkler gibi kara kuru sakallı tipleri genellikle kötü karakter rollerine seçtikleri için kişisel bakım, giyim kuşamın da önemini vurguluyor.

Onun dışında burada bu işin eğitimini alıp çok sayıda öğrenci kısa filmlerinde yer almalarını öneriyor.
 
KAYNAK: Kariyer Kılavuzu