ABD otoyollarının gizli düzeni: Numaralandırma sistemi basit ama önemli

ABD otoyollarının numaralandırılma sistemi, yolculuk edenler için basit görünebilir, ancak aslında önemli bir düzeni yansıtıyor. Yatay ve dikey yolların belirli kurallara göre numaralandırılması, ülke çapında seyahati daha anlaşılır hale getiriyor.

ABD'nin otoyol ağı, yalnızca geniş topraklarda seyahat etmeyi kolaylaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda karmaşık bir numaralandırma sistemiyle de yön bulma işini basitleştiriyor. Çoğu Amerikalı, otoyolların nasıl numaralandırıldığını tam olarak bilmemekle birlikte, bu sistemin oldukça anlaşılır olduğu vurgulandı. 

Otoyolların yönlerini anlamak için basit bir kılavuz mevcut: Sıfırla biten numaralar, yatay yönlü yolları (batı-doğu) ifade ederken, beşle biten numaralar ise dikey yönlü yolları (kuzey-güney) temsil ediyor. Bu numaralar, hem yolculuk edenlerin hem de harita kullanıcılarının yön tayinini kolaylaştırıyor. Örneğin, batı-doğu yönündeki otoyolların en kısa olanı 10 numarayla başlayıp, en uzun olanı ise 90 numaralı otoyol olarak tanımlanıyor.

Ana eyaletler arası otoyollar ise, beşe bölünebilen iki basamaktan oluşan sayılarla numaralandırılıyor. Bu otoyollar, ülkenin dört bir yanında önemli bağlantıları sağlıyor. Ancak dikkat edilmesi gereken bir başka özellik, eski ABD yolları ile karışmaması adına E-50 ve E-60 gibi numaraların kullanılmaması. 

Bunun dışında, 3 basamaklı numaralarla işaretlenen küçük eyaletler arası otoyollar da mevcut. Bu yollar, büyük ana otoyolların yan kolları olarak görev görüyor. İlginç bir kural daha var: Eğer bu 3 basamaklı yolun ilk rakamı çiftse, ana otoyolla doğrudan bağlantı sağlanıyor; ancak tek rakamlı yollarda bu bağlantı sağlanmıyor, yani bu rotalar bağımsız bir yön izliyor.

Bu düzen, yalnızca yolculuk sırasında pratik bir kolaylık sağlamıyor; aynı zamanda uzun yolculuklarda kaybolma riskini de en aza indiriyor. Bu sistemi öğrenmek, Amerika'da seyahat etmeyi daha verimli hale getirebilir.

 

       Bu gönderiyi Instagram'da gör                     

Okan Immigration Law Group (@okanlawgroup)'in paylaştığı bir gönderi