Adaylar Dikkat: ABD, Yeşil Kart ve Vize Başvurusu Yapanların Sosyal Medya Hesaplarını İncelemeye Alacak!
ABD'de, 9 Nisan 2025 tarihinde yürürlüğe giren yeni bir göçmenlik politikası, başvuru sahiplerinin sosyal medya hesaplarının incelenmesini zorunlu hale getiriyor.
ABD’de, 9 Nisan 2025 tarihinde yürürlüğe giren yeni bir göçmenlik politikası, başvuru sahiplerinin sosyal medya hesaplarının incelenmesini zorunlu hale getiriyor. Bu politika değişikliği, Green Card, vize ve öğrenci statüsü gibi başvuruları etkileyebilir ve özellikle antisemitizmle ilişkilendirilen içeriklerin, başvuruların reddedilmesine yol açabileceği uyarısı yapılıyor.
Sosyal Medya Taraması Başlıyor
ABD Vatandaşlık ve Göçmenlik Hizmetleri (USCIS), 2025 yılının Nisan ayında, göçmenlik başvurularında sosyal medya hesaplarının taranmasını içeren yeni bir düzenlemeyi uygulamaya koyacak. Bu değişiklik, başvuru sahiplerinin sosyal medya paylaşımlarını, antisemitizm ya da diğer nefret söylemleriyle ilişkilendirilen içerikleri barındırıp barındırmadığını inceleyecek. Sosyal medya üzerinden yapılan antisemitik paylaşımlar, başvuruların reddedilmesine neden olabilir. Bu adım, özellikle son dönemde, Filistin yanlısı gösteriler ve İsrail ile Gazze arasındaki gerginliklerin arttığı bir dönemde dikkat çekiyor.
Antisemitik Faaliyetler De İncelenecek
Yasa değişikliği, sadece sosyal medya hesaplarını taramakla kalmayacak, aynı zamanda başvurular sırasında başvuru sahiplerinin geçmişteki antisemitik faaliyetlere dair bağlantılarını da inceleyecek. Bu durum, özellikle öğrenciler ve genç yetişkinler arasında sıkça paylaşılan siyasi görüşlerin ve protestoların, göçmenlik başvurularını etkileyebileceği endişelerini doğuruyor. Eleştirmenler, bu politikanın ifade özgürlüğünü kısıtlayabileceği ve insanların fikirlerini sosyal medyada açıkça ifade etme hakkını ihlal edebileceği konusunda uyarıyor.
Yeni düzenlemeye yönelik eleştiriler artıyor. İnsan hakları savunucuları, bu tür bir denetimin, özellikle genç nesil ve aktivistler için ciddi sorunlar yaratabileceği konusunda uyarıyor. Sosyal medyada yapılan protesto paylaşımlarının, bireylerin göçmenlik başvurularının reddedilmesine yol açabileceği endişesi, birçok kesim tarafından dile getiriliyor. Bu durum, özellikle siyasi içerikli paylaşımların, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği sorusunu gündeme getiriyor.