Adnan Oktar Davasında itirafçı "Netflix'e dizi olur"
72'si tutuklu 215 sanığın yeniden yargılandığı Adnan Oktar davasında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanan Müge Ö. yaşadıklarını anlattı.
Adnan Oktar Silahlı Suç Örgütü davasında yeniden yargılamanın 4’üncü günü olaylı geçti. Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyip itirafçı olan sanık Müge Ö., örgütün kirli yüzünü anlattı. Örgüte ilk girenlerden olduğunu belirten ve 30 yıl boyunca yaşadıklarını dile getiren Müge Ö., “Bu (Adnan Oktar), bizim becerimizi kullandı. Erkekleri işlere yolladı, paralarını aldı. Onlarca sene bu lüks hayatı bizi sömürerek yaşadı.
Güzellikleri, zaaflarını kullandı. Bize Kur'an ile yaklaştı. Yavaş yavaş, emir felsefesini bize enjekte etti. Adnan Oktar'ın attığı dayakları 'nefis telkini' olarak algıladım ve bu duruma 'normal değil' diyemedim. Kamera çekseydi Netflix'e 12-13 sezon dizi olur. Kendi kişiliğimi yeni kazandım” dedi.
Adnan Oktar silahlı suç örgütü davasında istinafın bozma kararının ardından 72'si tutuklu 215 sanığın yeniden yargılamasına salı günü başlanmıştı. Bugün İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince Marmara Cezaevi girişindeki salonda yapılan duruşmaya, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyen sanık Müge Ö.'nün ifadeleri damga vurdu.
Örgüte ilk girenlerden olduğunu ve 'Bacılar' grubunda yer aldığını, 30 yılını örgütte geçirdiğini anlatan Müge Ö., ilk girenlerin ailelerinin doktor, avukat gibi meslek sahipleri olduğunu, bu insanların dini inançlarının sömürüldüğünü belirtti.
'NE DİKTE EDİLİYORSA ONU YAPIYORLAR'
17 ay hapis yattıktan sonra cezaevinden çıkan Müge Ö., "Bir dakika bile çalışıp helal para kazanmamıştır. Hepimiz çok tahsilli insanlarız. Hepimizin bu özelliklerini aldı. Araştırın, Ankara'da varoş bir yerden çıkmadı. Hiçbir özelliği olmayan, narsist bir insandır. Bu, bizim becerimizi kullandı. Erkekleri işlere yolladı; kimini Çin'e, kimini Amerika'ya yolladı, paralarını aldı. Onlarca sene bu lüks hayatı, bizi sömürerek yaşadı. Güzellikleri, zaaflarını kullandı insanların. Bize Kur'an ile yaklaştı. Yavaş yavaş emir felsefesini bize enjekte etti. Şu an kendi kişiliğimi yeni kazandım. Arkada dinleyen insanlar, kendilerine ne dikte ediliyorsa onu yapıyorlar. Yüzde 51 Adnan Oktar suçluysa yüzde 49 yöneticileri suçlu" dedi.
CEZAEVİNDEN ÖRGÜTÜ YÖNETİYOR
Örgüt sisteminin cezaevinde de devam ettiğini vurgulayan Müge Ö., Adnan Oktar'ın talimatlarını dışarıya avukatları aracılığıyla ilettiğini öne sürdü.
Adnan Oktar'dan "Münafık paylaşımı yapın" diye emir geldiğini, kendisinin de bu yönde paylaşım yaptığını anlatan Müge Ö., "Kadın avukat, bana 'Sevgilim seni çok seviyorum' diye niye mesaj yollasın? Özellikle erkeklerin nasıl bir hayat yaşadığını öğrenince kan beynime sıçradı. Vicdanları körelmiş insanlar. Ben artık hayatımı bitirdim. 52 yaşındayım. Müşteki (şikayetçi) kızlar var. Ellerini taşlarının altına koydular, onları tebrik ediyorum" diye konuştu.
'30 YIL DAYAK YEDİM'
Adnan Oktar'ın şu anki amacının ise kendisine hayranlığını dile getiren insanları bir arada tutmak olduğunu söyleyen Müge Ö., "30 yıl boyunca dayak yedim. Burada oturduğu gibi oturuyordu. 'Gel buraya' diyordu, dövüyordu. Baskıdan, sindirilmeden ne yapacağınızı bilemiyorsunuz. Adnan Oktar'ın attığı dayakları 'nefis telkini' olarak algıladım ve bu duruma 'Normal değil' diyemedim. Kamera çekseydi Netflix'e 12-13 sezon dizi olur. Didem Ürer ve Alev Babuna dışında herkesi eziyet ederek aşağılardı. Sevilecek insan değil, bu tipe bakın, şu saçlara bakın. İnsan fıtratına aykırı bir insan. İstediklerini yapsınlar, benim bir Allah'a verecek canım var" ifadelerini kullandı.
İNTİHAR ETMEYİ DÜŞÜNDÜM
Müge Ö., sözlerine şöyle devam etti. "Bu insanlar, Adnan Oktar gibi bir insanı neden sevsinler? 70 yaşında bir adam. Dizlerine kadar fıtık var. Onun tek derdi benim fıtığım görüldü mü? Örgüt içinde yalan söylemek nefes almak gibi bir şeydir. Ben süpermarketleri reklamlarda görüyordum. 4 duvar arasında çeviri yapıyordum. İstanbul'u bilmem, televizyon dizilerinde drone ile çekiyorlar ya, onlardan görüyordum. Paris-Londra metrolarını avucumun içi gibi bilirdim, İstanbul metrosuna iki sene önce binebildim. İlk yıllar ne zaman dışarı çıkacağımız belli değildi. Orası dehşet eviydi, yıkılan evde kaç insan eziyet gördü, kaşları kazıtıldı, saçları kesildi. Ailemizden çevremizden, arkadaşlarımızdan izole ettiler. Bundan sonra böyle örgütler kurulmasın, insanların evlatları heba olmasın. Ben intihar etmeyi çok düşündüm. Hem sevmiyorsunuz hem de kalmak zorundasınız çünkü Mehdi inancı var. Oradan giderseniz cehenneme gidersiniz, buna inanıyorsunuz. Bu insanın şöyle bir manipüle yöntemi var; '3 ay var, çıkacağız, 4 ay sonra Mehdi gelecek' şeklinde haber yolluyordu."
SALON KARIŞTI
Müge Ö., ailesinin parçalanmasına ve ablasının ölümüne de Adnan Oktar'ın sebep olduğunu, bu nedenle ceza almasını istediğini bildirdi.
Müge Ö.'nün ifadelerinin ardından söz hakkı verilen Adnan Oktar ise konuşmadı. Tutuklu sanıklardan Oktar Babuna, reddi hakim talebinde bulundu. Cumhuriyet savcısı talebin reddedilmesini istedi. Sanıklar ise alkışlarla protesto gösterisi yaptı. Mahkeme başkanı, duruşmaya ara verip salonu boşaltt