Amerika'da Doktor Olmak Bir Hayal Değil…
Türkiye'de tıp fakültesini bitirip Amerika'da kariyer yapma hayali kuranlar ya da Amerika'da tıp eğitimi almak isteyenler için Kariyer Kılavuzu kanalı sahibi Gizem G.'nin doktor Olcay Aksoy ile gerçekleştirdiği röportajın detayları haberimizde.
Haber: Özlem Özgüt Yörekli
Olcay Aksoy 1995 senesinde girdiği üniversite sınavında ilk 200’e girenlere devletin verdiği burs sayesinde
Amerika’da tıp okumuş başarılı bir kardiyolog. 2013’ten beri de UCLA Üniversite Hastanesi Girişimsel
Kardiyoloji Bölümü’nde çalışmakta. Üstelik Türkiye’de tıp okuyup ABD deneyimi kazanmak isteyen herkese de yardıma hazır. Kendisine https://bit.ly/3hIN2D4 adresinden ulaşabilirsiniz.
ABD’DE TIP EĞİTİM SİSTEMİ
Dr. Olcay Aksoy Amerika’daki sistemi kısaca şöyle özetliyor: ABD’de tıp okuyabilmek için liseyi bitirdikten
sonra öncelikle 4 yıllık herhangi bir lisans eğitiminin tamamlanması şart. Bu lisans eğitiminde 10 tane kadar
alınması zorunlu dersler var. Sonra sıra MCAT (Medical College Admission Test) yani tıbba giriş sınavlarına
geliyor. Bu sınavdan yeterli bir puan aldıktan sonra danışmanların ve hocaların tavsiye mektuplarıyla tıp
fakültelerine müracaat aşamasına geliniyor. 4. Sınıftayken sene başında yapılan müracaatlardan sonra mülakatlar başlıyor ve ardından 4 yıl tıp fakültesi okunuyor. Yani totalde lisans eğitimiyle birlikte 8 sene okuyup tıp doktorası yapmış oluyorsunuz. Ardından da ülkemizdeki gibi asistanlık fazı başlıyor. Bunun için de yine tıp fakültesinin son senesinde US-MLE (United Statees Medical Licensing Examination) 3 aşamalı bitirme sınavına girilip yine alınan derece ve tavsiye mektuplarıyla asistanlığa müracaat ediliyor.
Kardiyolog olmak içinse durum biraz daha farklı. Öncesinde 3 yıl dahiliye asistanlığı yapmak gerekli. Ardından yine tavsiye mektuplarıyla müracaatlardan sonra bir 3 yıl da kardiyoloji asistanlığı yapıldığını söyleyen Dr. Aksoy kendisi gibi girişimsel kardiyolog olmak isteyenlerin ise 2 seneyi daha gözden çıkarması gerektiğinin altını çiziyor. Amerika’da her branşın asistanlık süresinin farklı olduğunu da hatırlatalım.
ABD’DE DOKTOR OLMAK İÇİN 2 YOL VAR!
Kendisi Cleevland ve John Hopkins gibi sayılı hastanelerde asistanlıklarını tamamlayan Dr. Aksoy 2013’ten beri çalıştığı UCLA üniversite hastanesinde öğretim görevlisi. Hayali, ABD’de doktor olarak çalışmak olan gençler için 2 yol olduğundan bahsediyor; Birirnci yol, kendisi gibi sıfırdan bir fakülteye girip devamında tıp okumak ; İkinci yol ise, Türkiye’de ABD ile akredite olan bir tıp fakültesini bitirdikten sonra aynı Amerikalı öğrenciler gibi US-MLE sınavlarına girip internet üzerinden asistanlığa müracaat etmek.
ABD’DE ASİSTANLIK SÜRECİ
Asistanlığa seçilirken ise ABD dışından gelen öğrencilerde not ortalamasının yüksek olması ilk kıstas.
US-MLE sınavından çok yüksek not almak gerekiyor ve yayınlanmış en az birkaç makaleniz de varsa şansınız artıyor. Dr. Aksoy kendi ülkenizde aldığınız uzmanlığın maalesef direkt ABD’de bir geçerliliğinin olmadığını söylüyor. Ama tabii bu konumda olan bireylerin ABD’de araştırma laboratuvarları gibi yerlerde birkaç sene çalışıp bir iki makale yazıp sonrasında asistanlığa müracaat edebildiklerinin yolunu da gösteriyor.
ÖĞRENCİ VİZELERİ
Öğrenci vizeleri hakkında da bilgi veren Dr. Olcay Aksoy’a göre J1 vizesiyle ABD’ye gelmek doğru bir yol değil; çünkü 2 yıl Türkiye’ye dönme zorunluluğu var. F1 ve özellikle H1B vizeleri daha mantıklı bir seçim. Ancak birçok kurum maalesef sadece J1 vizesi veriyor.
TAVSİYELER
Hacettepe’de zaten tıp okurken kazandığı bursla riske girip ABD’ye giden doktor, bu ülkede lisans eğitiminden sonra öğrencilerin ancak yüzde 10-15’inin doktor olabildiğine dikkat çekiyor. Yabancılar için ise bu durum daha da zorlaştığından doktorun gençlere tavsiyesi karar vermeden önce etraflarındaki doktorlara danışıp mümkünse yanlarında bir gün geçirip o havayı solumaları yönünde. Özellikle Amerika için çoğunlukla devlet üniversitelerinin yabancı öğrencilere kontenjan ayırmadığını bu sebeple daha çok özel üniversitelerde yer bulabileceklerini de hatırlatıyor. Ama tabii kendisine de Amerikalı danışmanların tıbba giriş için yüzde 1-2 oranında şansın var demelerine rağmen başarmış olması gençlere rakamlara takılmamaları ve başaramazsın diyen insanlara karşı güçlü durmaları, hedefe kitlenmeleri gerektiği konusunda bir öğüt niteliğinde. Bu aşamada da kendisine Atatürk’ün dışarıya bursla öğrenci gönderirken sarfettiği “Ben sizi kıvılcım olarak gönderiyorum, alevler olarak geri dönmelisiniz” sözü ışık tutmuş.
KAYNAK: Kariyer Klavuzu