Amerika Karışıyor!

ABD'nin 46. başkanlık seçimlerinde sayımlar halen devam ederken Joe Biden 264 delege ile yarışı önde götürüyor. Posta yoluyla kullanılan oyların sayımı zaman alacak gibi görünüyor. Buna karşılık 214 delege ile geride görünen Trump'ın taraftarları, Biden'ın seçime hile kattığını iddia edip kargaşa çıkartıyorlar. Biden seçmeni ise meydanlarda oyların sayılması için slogan atıyor. Bu durum Amerika'nın ikiye bölündüğüne ve kutuplaşmanın daha derinleşeceğine işaret ediyor.

Trump Taraftarları:
SAYIMI DURDURUN!
BBC News Türkçe’nin hazırladığı özel haberde, Trump taraftarlarından ‘Sayımı durdurun!’ sesleri yükseliyor. Başta Michigan olmak üzere kritik eyaletlerin sayım merkezlerinin kapılarını yumrukluyorlar.

Çünkü başından beri postayla oy kullanımının,  hile yoluyla oy çalma gibi durumlara zemin hazırlayacağını ifade eden Trump, kendi seçmeninin kafasında böyle bir soru işareti oluşturmayı başardı.

Zaten yaptığı şu açıklama da bunu doğrular nitelikte: “Tüm oy işleminin bitmesini isteyeceğiz. Sabaha karşı 04.00’de oy pusulası bularak listeye eklemelerini istemeyiz.”

Trump’ın avukatı Rudy Giuliani’den de bir açıklama geldi. “Davayı burada sürdürdüğümüz gibi ikinci bir federal dava da açacağız. Ulusal anlamda sonuçları mahkemeye taşıma konusunu da yakından değerlendireceğiz. Wisconsin’de bunu kesinlikle yapacağız. Demokrat Parti’nin seçim sahtekarlıklarını tam anlamıyla ortaya koymak için, ulusal çapta bir dava da olası. Bu daha önce gördüğüm hiçbir şeye benzemiyor.”

Trump ve Giuliani görüldüğü üzere, Demokratların oy çaldığına emin gözüyle bakıp bu yönde açıklama yapmaktan çekinmiyorlar. Ve işi Anayasa Mahkemesi’ne kadar taşımayı planlıyorlar. Amerika’da kutuplaşma daha da derinleşecek gibi görünüyor.

Kapılarda bekleyen Trump taraftarlarından bazı açıklamalar şöyle:

Oldukça sinirli olduğu gözlenen bir seçmen “Suçlu Biden ailesi seçimi çalıyor, medya da üzerini örtüyor. Özgürlüğümüzü istiyoruz. Özgürlüğümüzü verin. Joe Biden bu seçimi çalıyor.” diye bağırıyor.

“Benim buradaki rolüm Cumhuriyetçi Parti için çalışarak, ABD Başkanı’nın elinden seçimin çalınmadığına emin olmak.”

“Trump’ın kazanmasını öyle çok istiyorum ki…Çünkü Biden iktidarında, ülkenin büyük düşüş yaşayacağını düşünüyorum.”

Trump Karşıtları:
TÜM OYLAR DEĞERLİDİR!
Daha seçim gecesi oyların büyük bir kısmı sayılmadan beklendiği üzere Trump kendini seçimin galibi ilan etmişti. Bu durum tabii ki Biden taraftarlarını öfkelendirdi. Şimdi onların tarafına baktığımızda ‘Tüm oylar sayılmalı, tüm oylar değerlidir!’ sesleri yükseliyor.

Meydanlarda toplanan Trump karşıtlarından da şu açıklamalar geldi:

“Bugün burada toplandık çünkü, Donald Trump doğru olmayan şekilde ‘zafer’ ilan etti.”

“Bugün burada her oyun sayılmasını talep ediyoruz. Yarın da Beyaz Saray’a giden kim olursa olsun organize olacağız ve mücadele edeceğiz.”

“Bu ülke için hassas bir dönem. Faşist bir başkan darbe yapmaya çalışıyor. Biz de her oyun sayılması gerektiğini söylemek için toplandık. Seçim, usulüne uygun gitmeli ve çalmak için yaptığı dalaverelere pabuç bırakılmamalı.”

“Eğer herkes ayağa kalkar ve her oyun değerli olduğunu savunursa, seçim çalınamaz. Bu seçimin çalınmasına izin veremeyiz. Bu seçim çok değerli. Bu ülke bir kabusu yaşıyor. Eğer bu kabustan kurtulamazsak, büyük acı çekeceğiz. O yüzden buradayım.”

Adeta onlar da, verdikleri oyların çöpe gidip sayılmamasından ve asıl Trump’ın bir darbe ile tekrar başkan seçilmesinden endişeleniyorlar.

Bilindiği gibi birçok ünlü isim de Biden’a destek verdiğini açıklayarak ‘Oy ver!’ kampanyası başlatmıştı. Yönetmen Michael Moore da bir açıklama yaptı. Moore, sanki Trump’ı destekleyen kesimin cahil ve sabit fikirli, gerçekleri göremeyecek durumda olduğunu ima etti.

 “Bunu nasıl açıklayacağımı bilmiyorum. Dünyanın geri kalanı bize baktığında türlü türlü deli görüyor olmalı. Bizler iyi insanlarız. Ne yazık ki. Trump’a oy veren ülkenin neredeyse yarısı iklim değişikliği olduğuna inanmıyorlar. Dünyanın altı bin yıl yaşında olduğuna inanıyorlar. Daha çok şey sayılabilir. Uzlaşıyı nerede bulabileceğimizi bilmiyorum. Onlarca milyon vatandaşımızın, Trump’la aynı düşünceleri taşıdığını kabul etmeliyiz. Bu düşüncelerin oluşmasında, ırkın, toplumsal sınıfın, kadın düşmanlığının… Daha da sayabilirsiniz. Bir şekilde konuşmamız gerek, çözmemiz gerek. Nasıl daha hoşgörülü, eğitimli bir ulus olabileceğimizi çözmeliyiz. Milyonlarca Amerikalı, ancak beşinci sınıf düzeyinde okuma yazma biliyor. Bunu çözmemiz gerekiyor. Çünkü yalnızca kendimize değil, dünyaya da zarar veriyoruz.”

TRUMP, SON CUMHURİYETÇİ BAŞKAN
Son olarak Muhafazakar Siyaset Uzmanı Eric Bolling ise şöyle bir yorum yapıyor:

“Ben kazansın ya da kaybetsin, Trump’ın benim önümdeki son Cumhuriyetçi başkan olacağını düşünüyorum. Nüfus yapımız değişiyor. Demokratlar, Amerika’da liberal medya ile birlikte hareket ediyor. Onlar gibi düşünmeyen herkes; ırkçı, kadın düşmanı, yabancı düşmanı ya da yalnızca kötü bir insan ilan ediliyor. Sağ düşüncenin, medya ve Demokratlar tarafından şeytanlaştırılması nedeniyle Donald Trump, Beyaz Saray’daki son Cumhuriyetçi başkan olacak.”

KAYNAK: BBC News Türkçe