Çocuklarınızı Bu Beş Gıdadan Uzak Tutun!
Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere bütün dünyada şirketler çocuklarımızı beslediğimiz gıdalardan kar elde etmeye çalıştığı için zaman zaman bize yanlış tavsiyelerde bulunabiliyorlar. Bir sağlık uzmanı, bu pazarlama taktiklerine aldanmamamızı söyledi ve çocuklarımıza asla yedirmememiz gereken beş gıdayı sıraladı.
Sidney Üniversitesi ve Royal Prince Alfred Hastanesi'nden sağlık ve obezite uzmanı Dr. Nick Fuller, ebeveynlerin günümüz ortamında karşılaştığı en büyük zorluklardan birinin, çocuklarına hangi besinleri vermeleri gerektiğini bilmek olduğunu söylüyor.
Piyasada bitmek bilmeyen bir tavsiye akışı olduğunu ve bunların çoğunun modası geçmiş veya düpedüz yanlış bilgiler olduğunu belirtten Fuller bu tavsiyelerin ünlü isimler veya sosyal medya fenomenleri tarafından ortaya atıldığını ifade etti.
Dr. Fuller, ebeveynlerin çocuklarının beslenme düzenini ve yiyeceklerle olan ilişkilerini "geleceğe hazırlamak" için sağlık uzmanlarının tavsiyelerini dinlemelerinin önemli olduğunu söyledi ve çocuklarına asla vermeyeceği beş yiyeceği sıraladı.
1. Hindistan cevizi yağı
Dr. Fuller, Hindistan cevizi yağını "21. yüzyılın en iyi pazarlama dolandırıcılıklarından biri" olarak nitelendirdi ve bunun çocukların beslenmesinde olmaması gerektiğini söyledi.
Dr. Fuller, "Hindistan cevizi yağının yaklaşık yüzde 80'i doymuş yağdır. Bu yüzden satın aldığınızda oda sıcaklığında katı haldedir. Düşük yoğunluklu lipoprotein kolesterolümüzü, diğer adıyla kötü kolesterolümüzü yükselttiği, atardamarlarımızı tıkadığı ve kalp krizlerine yol açtığı gösterildi" dedi.
Dr. Fuller, ebeveynlerin ve bakıcıların Hindistan cevizi yağı yerine, çocukların kalp sağlığını iyileştirebilecek doymamış yağlar içeren zeytinyağı ve kanola yağı kullanmalarını önerdi.
2. Badem sütü
Dr. Fuller, bademlerin öğütülüp su eklenmesiyle elde edilen badem sütünün bebek mamaları, yürümeye başlayan çocuklar ve daha büyük çocuklar için uygun bir süt alternatifi olmadığını söyledi.
Badem sütünün protein açısından düşük olduğunu, çok pahalı olduğunu, stabilizatörler, emülgatörler ve hatta bazen bitkisel yağlar gibi başka maddeler de içerebileceğini söyledi ve ekledi: "Bazı markaların ilave şekerle tatlandırıldığını da göreceksiniz."
Dr. Fuller, ebeveynlerin bunun yerine, fındık sütlerinden önemli ölçüde daha fazla protein içeren ve "altın standart" olarak nitelendirdiği inek sütünü tercih etmeleri gerektiğini söyledi.
Ayrıcainek sütünün sağlıklı kemikler için gerekli olan kalsiyum ve D vitamini açısından da çok zengin bir kaynak olduğunu belirten Fuller, "Ayrıca içeriğindeki iyot, sağlıklı tiroid fonksiyonu ve sağlıklı kilo kontrolünü sağlamaya yardımcı olur. Laktoz intoleransı teşhisi konulan çocuklara laktozsuz inek sütü, süt alerjisi teşhisi konulanlara ise kalsiyumla zenginleştirilmiş soya sütü öneriyoruz" dedi.
3. Tereyağı
Dr. Fuller, ebeveynlerin tereyağı veya margarin yerine sızma zeytinyağı veya avokado yağı kullanmalarını önerdi.
Avokado ve sızma zeytinyağının kalp sağlığını iyileştirme ve ileride oluşabilecek hastalıkları önleme gibi "çok daha fazla besinsel fayda" sağladığını söyledi.
Dr. Fuller, "İlk başta çılgınca gelebilir, ancak ebeveynleri bunu denemeye her zaman teşvik ediyorum çünkü bu sağlıklı atıştırmalıkların çocuklarının gerçekten sevdiği bir şeye dönüştüğüne şaşıracaklar" dedi.
4. Az yağlı yoğurt
Dr. Fuller, düşük yağlı ürünlerin çocukların doymuş yağ alımını azalttığını ve bunun teorik olarak sağlıklarını iyileştirmesi gerektiğini, ancak tüm doymuş yağların aynı olmadığını söyledi.
Fuller, süt, yoğurt ve peynir gibi süt ürünlerinde bulunan doymuş yağların kalp sağlığına olumsuz bir etkisinin olmadığını, hatta kalp sağlığını iyileştirebileceğini gösteren araştırmalar bulunduğunu söyledi.
Fuller, ilave şeker oranı yüksek olabilen az yağlı yoğurttan kaçınılmasını ve bunun yerine tam yağlı bir çeşidin tercih edilmesi gerektiğini belirterek, "Ve eğer isterseniz meyve veya bal gibi doğal tatlandırıcılar ekleyebilirsiniz" dedi.
5. Beyaz ekmek
Dr. Fuller, beyaz ekmeğin neredeyse hiç besin değeri kalmayacak şekilde rafine edildiğini söyledi.
Fuller, beyaz ekmeğin vitamin ve mineral açısından düşük olduğunu, lif açısından zengin olmadığı için çocukları uzun süre tok tutmayacağını, bu nedenle de aşırı yeme olasılıklarının daha yüksek olacağını söyledi.
Dr. Fuller, "Genel kural olarak iki yaşından küçük çocuklar için tam buğday ekmeği satın almak gerekir çünkü tahıllar boğulma tehlikesi yaratabilir" dedi.
YEMEK SEÇİYORSA...
Dr. Fuller, bir baba olarak yemek seçen çocuklarla baş etmenin ne kadar zor olabileceğini anladığını ve bu yeme bozukluğunun üstesinden gelmek için çocukları yiyecek alışverişine ve yemek hazırlamaya dahil etmenin önerildiğini söyledi.
Dr. Fuller, "Bu, onların yaratacakları yemeğe karşı merak duymalarını sağlayacak ve onu tatmaya daha istekli olacaklar" dedi.
Dr. Fuller ayrıca çocukların yeni yiyecekleri tatmaya ve tam anlamıyla deneyimlemeye odaklanabilmeleri için televizyon ve cep telefonları gibi yemek zamanı dikkat dağıtıcı unsurları ortadan kaldırmayı önerdi. Ayrıca ebeveynlerin yiyecekleri ödül veya ceza olarak kullanmaktan kaçınmalarını önerdi.
Fuller, çocukların yeni bir meyve veya sebzeyi denemeye karar vermeden önce sekiz ila 10 kez o gıdaya maruz kalmalarının gerekebileceğini de sözlerine ekledi.