Corona Virüsü ile Harvard arasında bağ var mı?

FBI, Harvard Üniversitesi Kimya ve Kimyasal Biyoloji bölüm başkanı Prof. Charles Lieber’i göz altına aldı. Dünya ana akım medyasına ilginç biçimde yansımayan bu haber hakkında neden konuşulmuyor? Harvard Üniversitesi Kimya ve Kimyasal Biyoloji Bölüm Başkanı ve 2 Çinli için şok suçlama!

Corona Virüsü ile Harvard arasında bağ var mı?
22 Şubat 2020 - 00:37
ABD Adalet Bakanlığı, Harvard Üniversitesi Kimya ve Kimyasal Biyoloji Bölüm Başkanı ve iki Çin vatandaşının Çin Halk Cumhuriyeti'ne yardım etmekle suçlandığını açıkladı.
Harvard Üniversitesi Kimya ve Kimyasal Biyoloji Bölüm Başkanı Dr. Charles Lieber, Boston, Massachusetts'teki federal mahkemedeki duruşma sonucunda tutuklanarak cezaevine gönderildi. Dr. Lieber’in yanı sıra, Çin vatandaşı olan 29 yaşındaki Yanqing Ye, vize sahtekarlığı, yanlış beyanlarda bulunmak ve yabancı bir hükümet adına komplo ajanı olarak görev yapmak iddialarıyla suçlanmasına rağmen, Çin’e kaçtığı için mahkemeye çıkarılamadı. Diğer Çin vatandaşı olan 30 yaşındaki Zaosong Zheng, 10 Aralık 2019 tarihinde Boston'daki Logan Uluslararası Havaalanı'nda Çin'e 21 şişe biyolojik malzeme kaçırmaya çalışmaktan tutuklandı. 30 Aralık 2019'dan beri de tutuklu olarak cezaevinde bulunuyor.
Corona virüsünün gündeme gelmesinin hemen öncesinde yaşanan bu olayın adeta üstü örtülmüş durumda. Gelin, olayımızın kahramanlarına bir göz atalım:

Prof. CHARLES LIEBER:
2008'den beri Harvard Üniversitesi'nde nanobilim alanında uzmanlaşmış “Lieber Araştırma Grubu”nun Baş Araştırmacısı olarak görev yapan Dr.Lieber, Ulusal Sağlık Enstitüsü'nden (NIH) ve ABD Savunma Bakanlığı’ndan 15 milyon Dolardan fazla hibe fonu aldı. Bu tür devlet desteklerinin özel kuralları gereği, ilgili çalışmalarda yabancı hükümetlerin veya yabancı kuruluşların da katılması ve mali desteklerde bulunması söz konusu olursa, bu hususların ilgili devlet kuruluşuna bildirilmesi gerekiyor. Ancak Prof. Lieber, Harvard Üniversitesi'ne haber vermeden 2011 yılında, Çin'deki Wuhan Teknoloji Üniversitesi'nde (WUT) “Stratejik Bilim Adamı” oldu ve 2012'den 2017'ye kadar, Çin'in Bin Yetenek Planında (Thousand Talents Plan) sözleşmeli bilim insanı olarak yer aldı. Çin'in Bin Yetenek Planı, Çin'in bilimsel gelişimini, ekonomik refahını ve ulusal güvenliğini desteklemek için üst düzey bilimsel yetenekleri çekmek, işe almak ve yetiştirmek için tasarlanmış en önemli uygulama olarak değerlendirilmekteydi. Bu yetenek programları, Çin’in denizaşırı yetenekler ve yabancı uzmanların bilgi ve deneyimlerini Çin'e getirmeye ve bireyleri özel bilgileri getirmek (çalmak) karşılığında ödüllendirmeye yönelik teşvikler içeriyor. 3 yıllık sözleşme karşılığında, Wuhan Teknoloji Üniversitesi, Lieber'e ayda 50.000 ABD Doları ödedi, 1.000.000 Çin Yuanına kadar (yaklaşık 158.000 ABD Doları) yaşam masraflarını da ayrıca karşıladı ve ona WUT'ta bir araştırma laboratuvarı kurması için 1,5 milyon dolardan fazla para verdi. Buna karşılık Lieber, uluslararası işbirliği projeleri ilan ederek, araştırma ve doktora öğrencileri yetiştirmek üzere WUT için“ yılda en az dokuz ay” çalışmak zorundaydı. Ha sahi, Corona virüsü ilk olarak hangi şehirde görülmüştü? Evet Wuhan’da elbette.

24 Nisan 2018'de konuyla ilgili olarak görevlendirilen müfettişlerin sorgusu sırasında Lieber, Bin Yetenek Programına asla katılmasının istenmediğini, ancak Çin'in onu nasıl bu programa dahil ettiğinden bilgisi olmadığını söylemişti. Kasım 2018'de ise Ulusal Sağlık Enstitüsü (NIH), Harvard'a Lieber'ın WUT ve Çin'in Bin Yetenek Planı ile şüpheli ilişkisini açıklayamadığını bildirerek, konuyla ilgili üniversitenin görüşünü sordu. Lieber, Çin’in bu planına kendisinin dahil olmadığını, Wuhan Teknoloji Üniversitesi ile olan ilişkisini biraz abartmış olabileceğini belirterek Harvard Üniversitesi’ni ikna etti ve üniversite NIH'ye verdiği cevapta, Lieber’in iddia edildiği gibi WUT ile ilişkisinin olmadığını ve oradan herhangi bir para almadığını, bilgi vermediğini belirtti. Ancak, ilişkilerin kanıtları ortaya çıkınca, bunun doğru olmadığı anlaşıldı ve Prof. Lieber tutuklandı.

YANGING YE:
İddianameye göre Ye, Çin Halk Kurtuluş Ordusu’nda Teğmen rütbesiyle görev yapmaktayken ABD'ye geliyor (PLA), Çin Halk Cumhuriyeti silahlı kuvvetleri bünyesinde görevli ve aynı zamanda Çin Komünist Partisi (ÇKP) üyesi. J-1 vize başvurusunda Ye, kendisini “öğrenci” olarak beyan etti ve ÇKP tarafından yönetilen üst düzey bir askeri akademi olan Ulusal Savunma Teknolojileri Üniversitesi'nde (NUDT) devam eden askerlik hizmeti hakkında yalan söyledi. Ayrıca, Ekim 2017'den Nisan 2019'a kadar Boston Üniversitesi (BU) Fizik, Kimya ve Biyomedikal Mühendisliği bölümünde okurken, Ye'nin PLA adına araştırma yapmak, ABD ordusunu hakkında özel nitelikli bilgi toplamak gibi çok sayıda gizli görevi yürüten bir PLA Teğmeni olarak çalışmaya devam ettiği iddianamede yer aldı. Elde ettiği bilgi ve belgeleri de Çin'e gönderdiği belirtiliyor.

Mahkeme belgelerine göre, 20 Nisan 2019'da federal görevliler Boston'un Logan Uluslararası Havalimanı'ndan yurt dışına çıkarken Ye’yi sorguladı. Sorgu sırasında Ye, yüksek rütbeli PLA memurları olan iki NUDT (Çin Ulusal Savunma Teknolojileri Üniversitesi) profesörü ile asgari düzeyde temas ettiğini iddia etti. Bununla birlikte, Ye'nin elektronik cihazlarında yapılan bir araştırma, PLA Albayı olan bir NUDT profesörü ile birlikte ABD askeri web sitelerine eriştiğini, ABD askeri projelerini araştırdığını ve PLA için robotik uzmanlığa sahip iki ABD'li bilim adamı hakkında bilgi derlediğini ortaya çıkardı. Dahası, bir WeChat görüşmesinin incelenmesiyle, Ye ve NUDT'den diğer PLA yetkilisinin askeri uygulamalar için verileri deşifre etmek için tasarlanmış bir risk değerlendirme modeli hakkında araştırma yaptığını ortaya koydu. Sorgu sırasında Ye, PLA'da Teğmen rütbesine sahip olduğunu ve ÇKP üyesi olduğunu itiraf etti. Buna rağmen, hakkında bir tutuklama kararı olmadığı için yurt dışına çıkışına izin verildi.

ZAOSONG ZHENG:
Ağustos 2018'de Amerika Birleşik Devletleri'ne J-1 vizesi ile giren 30 yaşındaki Zheng, 4 Eylül 2018'den 9 Aralık 2019'a kadar Boston'daki Beth Israel Deaconess Tıp Merkezi'nde kanser hücresi araştırmaları gerçekleştirdi. 9 Aralık 2019'da Zheng, 21 şişe biyolojik araştırma malzemesini laboratuvardan çaldı ve Amerika Birleşik Devletleri'nden Çin’e kaçırmaya çalıştı. Logan Havalimanı'ndaki FBI dedektifleri, Zheng’in çantalarından birinin içinde bir çorabın içine gizlenmiş ve düzgün bir şekilde paketlenmemiş şişeleri keşfetti. Başlangıçta Zheng valizlerinin içeriği hakkında memurlara yalan söyledi, ancak daha sonra şişeleri Beth İsrail'deki bir laboratuvardan çaldığını itiraf etti. Zheng, şişeleri kendi laboratuvarında araştırma yapmak ve sonuçları kendi adı altında yayınlamak için Çin'e getirmeyi amaçladığını belirtti.
Zheng, yalan ve hileli beyanlarda bulunma, vize dolandırıcılığı, yabancı bir devlet adına casusluk yapmak ve kaçakçılık suçlamaları ile toplam 40 yıl hapis ve bir milyon iki yüz elli bin dolar para cezası ile karşı karşıya. Prof. Lieber ile birlikte halen ABD’de tutuklu bulunuyor.

Şimdi aklımıza takılan soruların altını çizelim:

1-  Son derece önemli biyolojik hırsızlıklar ve casusluk faaliyetlerinin ortaya çıkarılmasına ve Harvard gibi prestijli bir üniversitenin Kimya ve Kimyasal Biyoloji bölüm başkanının yıllarca WUHAN Teknoloji Üniversitesi’nde gizlice çalışmalar yaptığının anlaşılmasına rağmen, ana akım medya neden bu haberi görmedi ve manşetlere taşımadı?

2-  Dünya Corona virüsü ve virüs kaynaklı ölümler sebebiyle diken üstündeyken, Wuhan Teknoloji Üniversitesi’nde neler yapılmış olduğu hakkında neden kimse sorular sormadı? Virüsün Wuhan şehrinde ortaya çıkması ile bu olay arasında bir ilişki olup olmadığı neden hiç gündeme gelmedi?

3-   Şüphelilerden biri kaçmış olmasına rağmen ikisi halen tutuklu olduğuna göre, bu kişilerin ne yönde ifade verdiklerinin ve Corona virüsüyle ilişkili olup olmadıklarının neden üzerine gidilmiyor? Bu kişiler tarafından ve genel olarak WUHAN Teknoloji Üniversitesi’nde ne türden biyolojik ve kimyasal çalışmalar yapılmakta olduğu neden hiç sorgulanmıyor?

4-  Bu işin içinde sadece Çin mi var, yoksa başka ülkeler de dahil mi?

5-  Dünyanın en iyi 10 üniversitesi içinde yer alan Harvard Üniversitesi, kendi akademik bölümlerinden birinin en üst düzey profesörünün Çin’deki bir üniversitede, parasal menfaati de içerir biçimde çalışmalar yaptığından nasıl haberdar olmuyor? Yıllarca devam eden uluslararası bir akademik çalışmanın saklanması mümkün olabilir mi? 

6-  Yıllar boyunca Harvard Üniversitesi kaynakları ve Amerikalı bilim insanlarının elde etmiş oldukları hangi bilimsel araştırmalar, Çin’e aktarıldı? En azından bir “hasar tespiti” yapılması gerekmez mi?

7-  Çin’in “Bin Yetenek Planı”nın amacı neydi? Bu plana dahil edilen diğer yabancı bilim insanları ve ülkeleri hangileri? Bugüne kadar bu plan dahilinde ne tür sonuçlar elde edildi?

YORUMLAR

  • 0 Yorum

https://www.alexa.com/siteinfo/abdpost.com