Dünyanın En Zengin Ve Ünlüleri Bu Türkün Peşinde
Başta Amerika Birleşik Devletleri ve dünya genelinde tüm ünlü isimlerin ve milyarder iş insanlarının evlerini tanıtması için peşinde koştukları Enes Yılmazer, YouTube kanalı sayesinde dünya markası olmayı başarmış bir Türk.
08 Ekim 2022 - 19:22 - Güncelleme: 08 Ekim 2022 - 19:26
Enes Yılmazer 1990 Trabzon doğumlu. İki yaşında ailesi İzmir'in Alaçatı ilçesine taşınmış. 17 yaşına kadar burada büyüyen Yılmazer, okumak için Amerika'ya göç etmiş ve halen burada yaşamakta olan ünlün bir YouTuber ve iş insanı.
ABD'YE ÜNİVERSİTE EĞİTİMİ İÇİN GELDİ
Çeşme'de 12 yaşında sörfe başlayan Yılmazer; 16 yaşında dünya üçüncülüğü, 17 yaşında dünya ikinciliği, 18 ve 21 yaşlarında da dünya şampiyonluğu elde etmiş. Amerika'ya üniversite eğitimi için gelen Yılmzer, sörfü de burada çok daha rahat yapabileceğini düşünmüş. Bu nedenle de Amerika'nın en rüzgarlı bölgelerinden olan Texas'ı seçmiş.
26 yaşında yeterince doyum yaşadığını hissederek sörfü bırakan Yılmazer, inşaat sektörüne girmiş ve 3 yıl boyunca yaklaşık 30 ev yenilemiş. Sörften edindiği tüm kazancı Texas'ta arazi ve ev yatırımı olarak değerlendirdiği için, ABD'de ev yenileme sektöründe tecrübe kazanmak maksadıyla önce kendi evlerini yenileyerek işe adım atmış. Sektörü iyice tanıyıp tecrübe kazanınca da kendine güveni artan Yılmazer, daha büyük projeler için 29 yaşında Los Angeles'a taşınmış.
EV YENİLEYEREK İNŞAAT SEKTÖRÜNE GİRDİ
Burada çok yüksek maliyetli evler yenileyip sıfırdan ev inşa etmeye kadar çok büyük ölçekli işlere girişmiş. Ancak burada emlakçılık yaparken şehri henüz iyi tanımaması bir dezavantaj olmasına karşın o, Texas'ta yaptıkları ile edindiği tecrübeyi akıllıca kullanarak burada bir fark yaratmış.
VİDEO ÇEKİMLERİYLE EV TANITAN İLK EMLAKÇILARDAN OLDU
Çünkü, şehrin yollarını iyi bilmese de Los Angeles'lıların, evleri hakkında pek de bilgi sahibi olmadıklarını keşfetmiş. Texas'ta video işleri ile uğraşan arkadaşına iş teklif etmiş. Kendi emlakçılık kariyeri ile ilgili çok profesyonel çekimler yapmaya karar vermiş. Bu sayede zengin Los Angeles'lıların kendisine güven duyarak ev almak ya da sattırmak için kapısını çalacakları fikri ile YouTube kanalını açmış.
İlk başlarda tabii ki insanların güvenini kazanmak kolay olmamış. 100 kişiye evlerini çekmeyi teklif ettiyse ancak iki tanesi kabul etmiş. Çünkü bu evler öyle herkesin kolayca girip gezebileceği ölçekte evler değil. Çok zengin muhitlerin aşırı pahalı villalarından bahsediyoruz.
Ama "Hayatta elinizde ne olduğu önemli değil, elinizdekiyle ne yaptığınız çok önemlidir." felsefesine sahip olduğu için, çekim yapmalarına izin verilen evleri çok orijinal şekilde videolaştırmayı başardıklarından, o basamakta başardıkları işler onları bir üst basamağa taşımış.
Öyle öyle basamak basamak ilerledikçe kapılar ardına kadar açılır olmuş ve şu anda dünyanın en pahalı evleri, en pahalı uçakları, en pahalı yatlarına her bir yerden davetler alıyor.
Amerika'da özellikle California eyaletinde Salı günleri saat 11-2 arası 'Broker's Open' denilen sadece emlakçıların gezmesine açılan evler olur. Emlakçılar bu evleri gezerek müşterileri için portföylerine eklerler. İşte emlakçı gözüyle bu ev gezmelerini yaparken, o yıllarda henüz kimsenin keşfetmediği şekilde evleri kamera ile çekim yaparak gezen Yılmazer, o videolardan çarpıcı belgeseller hazırlamış arkadaşıyla. YouTube kanalının ilk doğuşu da bu şekilde oluşmuş zaten.
Üç yıl önce işin başlarında GoPro kamerasıyla çektikleri bu videoları kanalından hala silmiyor Yılmazer. Çünkü üç yılda nereden nereye geldiğini herkesin görerek örnek almasını istiyor. Şu anda teknolojinin aşırı ilerlemesi sayesinde çok daha iddialı çekimler ve montajlar yapabiliyorlar çünkü.
ŞİMDİ EVİNİ TANITMASINI İSTEYEN MİLYARDERLER VE ÜNLÜLER PEŞİNDE KOŞUYOR
2 ay öncesine kadar Hollywood'da iki odalı bir apartman dairesinde kaldığını söyleyen Yılmazer, iş ortağı Mike ile aynı evi paylaşıp tüm ekibi de buradan yönetirken, nihayet 7 odalı bir eve taşındığını söylüyor. Ama kaldıkları evin öyle çok lüks olmadığını ve çok şaşalı bir hayat sürmediğinin altını da çiziyor.
14 kişilik bir ekibe sahip ve günde 300-400 arası mail alıyorlar. YouTube'da çok güzel bir gelir elde ettiklerini belirtiyor. Çünkü prodüksüyon kalitesi YouTube ortalaması için çok yüksek şekilde çalışıyorlar.
YOUTUBE KAZANCIYLA ZENGİN OLDU
Hatta bu sayede yurtdışından her yerden de davet alıyorlar ve o zaman tüm masraflarının da karşılandığını ifade ediyor. Onun dışında YouTube kazancıyla çok güzel bir hayat yaşayabildiğini ve hatta fazla sponsora da ihtiyaç duymadığını söylüyor.
YOUTUBE'DA NASIL BÜYÜDÜĞÜNÜ ANLATTI
YouTube'un nasıl çalıştığını ve mekanik yapısını iyi anlamazsanız, ne kadar iyi video hazırlasanız da başta çok fazla zaman kaybedeceğinizi belirtiyor. İlk başlarda videoları sadece 300-400 kişi tarafından izlenirken ve sadece 3 bin üyeleri varken, günde 5-6 üye eklendiğinde çok mutlu olduklarını anlatıyor.
Zaten YouTube'da bu ilk sürecin önemine işaret ederek, çoğu YouTuber girişimcisinin de bu aşamalarda pes ederek elendiğine dikkat çekiyor. Başarılı olmak isteyenler kendisi gibi yılmayıp küçük katılımlarla bile teşvik alıp daha fazla zaman harcıyor.
Şu anki abone sayısı ise 2 milyon 430 bin kişi. Yaklaşık olarak ayda en az 120 bin en fazla 170 bin üye kazanıyorlar.
İş esnasında karşınıza çıkacak olan problemlerin, işin bir parçası olduğunu ve bunlardan bir şeyler öğrenerek beslendiğini söyleyen Yılmazer, büyük problemler ile karşılaştığında ekstra bir mutluluk ve heyecan duyduğunu itiraf ediyor. Çünkü onun tespitine göre, büyük problemler, ardında çok önemli ipuçları barındırırlar. Ya da sizin sisteminizi değiştirmeniz gerektiğini gösteren ipuçları ve bilgiler saklıdır.
TÜRK OLMASININ NE NEGATİF NE DE POZİTİF ETKİSİNİ GÖRMEMİŞ
Amerika'da işinizi çok iyi yaparsanız ve illegal bir şey yapmadan ilerlerseniz önünüzü kimsenin kesemeyeceğini vurgulayan Yılmazer, Türk olmasıyla ilgili hiçbir sorun yaşamadığının da altını çiziyor.
İnsanlar, bu işi en iyi yapan kişilerden biri olduğu için sadece evlerini Enes'in temsil etmesinin doğru bir karar olduğuyla ilgileniyorlar. Onun Türk olmasının ne pozitif ne de negatif bir etkisi var.
HENÜZ TÜRKİYE'DEN HİÇ EV ÇEKMEMİŞ
Türklere de örnek olan Yılmazer, bir de Türkçe bir kanal açmış ve onun da hemen 80 bin üyesi olmuş bile. Türkiye'den de çekim yapması için çokça teklif aldığını söyleyen Yılmazer, yılda çektikleri ortalama 100 videonun çok elit olması gerektiğini vurguluyor. Bu nedenle ev çekimlerinde ülke seçiminden ziyade; dünyanın en lüks, güzel ve pahalı evleri neredeyse gidip o evleri çekmeye odaklandıklarını söylüyor. Türkiye de emlak konusunda biraz geride kaldığından, şu ana kadar çok çok doğru eşleşmeleri olmamış maalesef. Ama ileride Boğaz'da çok güzel bir ev çekeceğini hayal ediyor.
ÜNLÜ İSİMLER ARASINDA KİMLER VAR?
Şu ana kadar tanıttığı evlerin fiyatlarından da anlaşılacağı üzere birçoğunun sahiplerinin çok ünlü kişiler olduğunu belirten Yılmazer, yüzde 99'unun isimlerini açıklayamıyor. Çünkü çekim öncesi yapılan anlaşmalarda bu bilgiyi vermesi yasaklanıyor. Ama bahsedebileceği isimler arasında Puff Daddy ve Paris Hilton örnek verilebilir.
Videolarını ayda 45-50 milyon insan izliyor. Kendisine 'YouTuber' diyor, ama aslında 'Enes Partners' adlı bir medya şirketinin sahibi. Çekimlerin yoğunluğu nedeniyle günde ortalama üç saat uyuduğunu söylüyor.
Bugüne kadar çok hata yaptığını ve her hatasından ders çıkararak daha iyisini yapmayı başardığını belirterek tavsiyelerde bulunuyor. İşi konusunda da çok özel insanlarla tanışmak ve büyük işlere imza atmak kendisini motive ediyor.
KAYNAK: StoryBox
ABD'YE ÜNİVERSİTE EĞİTİMİ İÇİN GELDİ
Çeşme'de 12 yaşında sörfe başlayan Yılmazer; 16 yaşında dünya üçüncülüğü, 17 yaşında dünya ikinciliği, 18 ve 21 yaşlarında da dünya şampiyonluğu elde etmiş. Amerika'ya üniversite eğitimi için gelen Yılmzer, sörfü de burada çok daha rahat yapabileceğini düşünmüş. Bu nedenle de Amerika'nın en rüzgarlı bölgelerinden olan Texas'ı seçmiş.
26 yaşında yeterince doyum yaşadığını hissederek sörfü bırakan Yılmazer, inşaat sektörüne girmiş ve 3 yıl boyunca yaklaşık 30 ev yenilemiş. Sörften edindiği tüm kazancı Texas'ta arazi ve ev yatırımı olarak değerlendirdiği için, ABD'de ev yenileme sektöründe tecrübe kazanmak maksadıyla önce kendi evlerini yenileyerek işe adım atmış. Sektörü iyice tanıyıp tecrübe kazanınca da kendine güveni artan Yılmazer, daha büyük projeler için 29 yaşında Los Angeles'a taşınmış.
EV YENİLEYEREK İNŞAAT SEKTÖRÜNE GİRDİ
Burada çok yüksek maliyetli evler yenileyip sıfırdan ev inşa etmeye kadar çok büyük ölçekli işlere girişmiş. Ancak burada emlakçılık yaparken şehri henüz iyi tanımaması bir dezavantaj olmasına karşın o, Texas'ta yaptıkları ile edindiği tecrübeyi akıllıca kullanarak burada bir fark yaratmış.
VİDEO ÇEKİMLERİYLE EV TANITAN İLK EMLAKÇILARDAN OLDU
Çünkü, şehrin yollarını iyi bilmese de Los Angeles'lıların, evleri hakkında pek de bilgi sahibi olmadıklarını keşfetmiş. Texas'ta video işleri ile uğraşan arkadaşına iş teklif etmiş. Kendi emlakçılık kariyeri ile ilgili çok profesyonel çekimler yapmaya karar vermiş. Bu sayede zengin Los Angeles'lıların kendisine güven duyarak ev almak ya da sattırmak için kapısını çalacakları fikri ile YouTube kanalını açmış.
İlk başlarda tabii ki insanların güvenini kazanmak kolay olmamış. 100 kişiye evlerini çekmeyi teklif ettiyse ancak iki tanesi kabul etmiş. Çünkü bu evler öyle herkesin kolayca girip gezebileceği ölçekte evler değil. Çok zengin muhitlerin aşırı pahalı villalarından bahsediyoruz.
Ama "Hayatta elinizde ne olduğu önemli değil, elinizdekiyle ne yaptığınız çok önemlidir." felsefesine sahip olduğu için, çekim yapmalarına izin verilen evleri çok orijinal şekilde videolaştırmayı başardıklarından, o basamakta başardıkları işler onları bir üst basamağa taşımış.
Öyle öyle basamak basamak ilerledikçe kapılar ardına kadar açılır olmuş ve şu anda dünyanın en pahalı evleri, en pahalı uçakları, en pahalı yatlarına her bir yerden davetler alıyor.
Amerika'da özellikle California eyaletinde Salı günleri saat 11-2 arası 'Broker's Open' denilen sadece emlakçıların gezmesine açılan evler olur. Emlakçılar bu evleri gezerek müşterileri için portföylerine eklerler. İşte emlakçı gözüyle bu ev gezmelerini yaparken, o yıllarda henüz kimsenin keşfetmediği şekilde evleri kamera ile çekim yaparak gezen Yılmazer, o videolardan çarpıcı belgeseller hazırlamış arkadaşıyla. YouTube kanalının ilk doğuşu da bu şekilde oluşmuş zaten.
Üç yıl önce işin başlarında GoPro kamerasıyla çektikleri bu videoları kanalından hala silmiyor Yılmazer. Çünkü üç yılda nereden nereye geldiğini herkesin görerek örnek almasını istiyor. Şu anda teknolojinin aşırı ilerlemesi sayesinde çok daha iddialı çekimler ve montajlar yapabiliyorlar çünkü.
ŞİMDİ EVİNİ TANITMASINI İSTEYEN MİLYARDERLER VE ÜNLÜLER PEŞİNDE KOŞUYOR
2 ay öncesine kadar Hollywood'da iki odalı bir apartman dairesinde kaldığını söyleyen Yılmazer, iş ortağı Mike ile aynı evi paylaşıp tüm ekibi de buradan yönetirken, nihayet 7 odalı bir eve taşındığını söylüyor. Ama kaldıkları evin öyle çok lüks olmadığını ve çok şaşalı bir hayat sürmediğinin altını da çiziyor.
14 kişilik bir ekibe sahip ve günde 300-400 arası mail alıyorlar. YouTube'da çok güzel bir gelir elde ettiklerini belirtiyor. Çünkü prodüksüyon kalitesi YouTube ortalaması için çok yüksek şekilde çalışıyorlar.
YOUTUBE KAZANCIYLA ZENGİN OLDU
Hatta bu sayede yurtdışından her yerden de davet alıyorlar ve o zaman tüm masraflarının da karşılandığını ifade ediyor. Onun dışında YouTube kazancıyla çok güzel bir hayat yaşayabildiğini ve hatta fazla sponsora da ihtiyaç duymadığını söylüyor.
YOUTUBE'DA NASIL BÜYÜDÜĞÜNÜ ANLATTI
YouTube'un nasıl çalıştığını ve mekanik yapısını iyi anlamazsanız, ne kadar iyi video hazırlasanız da başta çok fazla zaman kaybedeceğinizi belirtiyor. İlk başlarda videoları sadece 300-400 kişi tarafından izlenirken ve sadece 3 bin üyeleri varken, günde 5-6 üye eklendiğinde çok mutlu olduklarını anlatıyor.
Zaten YouTube'da bu ilk sürecin önemine işaret ederek, çoğu YouTuber girişimcisinin de bu aşamalarda pes ederek elendiğine dikkat çekiyor. Başarılı olmak isteyenler kendisi gibi yılmayıp küçük katılımlarla bile teşvik alıp daha fazla zaman harcıyor.
Şu anki abone sayısı ise 2 milyon 430 bin kişi. Yaklaşık olarak ayda en az 120 bin en fazla 170 bin üye kazanıyorlar.
İş esnasında karşınıza çıkacak olan problemlerin, işin bir parçası olduğunu ve bunlardan bir şeyler öğrenerek beslendiğini söyleyen Yılmazer, büyük problemler ile karşılaştığında ekstra bir mutluluk ve heyecan duyduğunu itiraf ediyor. Çünkü onun tespitine göre, büyük problemler, ardında çok önemli ipuçları barındırırlar. Ya da sizin sisteminizi değiştirmeniz gerektiğini gösteren ipuçları ve bilgiler saklıdır.
TÜRK OLMASININ NE NEGATİF NE DE POZİTİF ETKİSİNİ GÖRMEMİŞ
Amerika'da işinizi çok iyi yaparsanız ve illegal bir şey yapmadan ilerlerseniz önünüzü kimsenin kesemeyeceğini vurgulayan Yılmazer, Türk olmasıyla ilgili hiçbir sorun yaşamadığının da altını çiziyor.
İnsanlar, bu işi en iyi yapan kişilerden biri olduğu için sadece evlerini Enes'in temsil etmesinin doğru bir karar olduğuyla ilgileniyorlar. Onun Türk olmasının ne pozitif ne de negatif bir etkisi var.
HENÜZ TÜRKİYE'DEN HİÇ EV ÇEKMEMİŞ
Türklere de örnek olan Yılmazer, bir de Türkçe bir kanal açmış ve onun da hemen 80 bin üyesi olmuş bile. Türkiye'den de çekim yapması için çokça teklif aldığını söyleyen Yılmazer, yılda çektikleri ortalama 100 videonun çok elit olması gerektiğini vurguluyor. Bu nedenle ev çekimlerinde ülke seçiminden ziyade; dünyanın en lüks, güzel ve pahalı evleri neredeyse gidip o evleri çekmeye odaklandıklarını söylüyor. Türkiye de emlak konusunda biraz geride kaldığından, şu ana kadar çok çok doğru eşleşmeleri olmamış maalesef. Ama ileride Boğaz'da çok güzel bir ev çekeceğini hayal ediyor.
ÜNLÜ İSİMLER ARASINDA KİMLER VAR?
Şu ana kadar tanıttığı evlerin fiyatlarından da anlaşılacağı üzere birçoğunun sahiplerinin çok ünlü kişiler olduğunu belirten Yılmazer, yüzde 99'unun isimlerini açıklayamıyor. Çünkü çekim öncesi yapılan anlaşmalarda bu bilgiyi vermesi yasaklanıyor. Ama bahsedebileceği isimler arasında Puff Daddy ve Paris Hilton örnek verilebilir.
Videolarını ayda 45-50 milyon insan izliyor. Kendisine 'YouTuber' diyor, ama aslında 'Enes Partners' adlı bir medya şirketinin sahibi. Çekimlerin yoğunluğu nedeniyle günde ortalama üç saat uyuduğunu söylüyor.
Bugüne kadar çok hata yaptığını ve her hatasından ders çıkararak daha iyisini yapmayı başardığını belirterek tavsiyelerde bulunuyor. İşi konusunda da çok özel insanlarla tanışmak ve büyük işlere imza atmak kendisini motive ediyor.
KAYNAK: StoryBox
YORUMLAR