Göçmenlerin sağlık bilgileri paylaşılıyor
Corona virüsü salgını, sağlık bilgilerinin izinsiz paylaşılmasıyla ilgili kaygıya neden oluyor. Sağlık Bilgilerinin Paylaşılması Azınlıkları Kaygılandırıyor ,en az 35 eyaletteki sağlık yetkilileri, emniyet birimleri dahil acil müdahale ekiplerinin talep etmesi halinde Corona testi pozitif çıkan kişilerin adreslerini paylaşıyor. Bu eyaletlerden 10’u ise bu kişilerin isimlerini de yetkililerle paylaşıyor.
Polis, acil müdahale ekiplerinin bu bilgileri salgınla ilgili önlem alabilmek için istediklerini söylüyor. Ancak aktivistler bu bilgilerin paylaşılmasının emniyet güçleriyle ilişkileri zaten sıkıntılı olan Afrika kökenli Amerikalılar ile Latin kökenli toplulukların fişlenmesine neden olmasından endişe ediyor. Bazı aktivistler bu bilgilerin göçmenlik yetkililerine de gönderilmesinden endişeli.
AP’nin haberine göre isim paylaşılması talebinde bulunan eyaletler arasında Colorado, Iowa, Louisiana, Nevada, New Hampshire, New Jersey, North Dakota, Ohio, South Dakota ve Tennessee var. Wisconsin ise kısa süre devam ettirdiği uygulamayı Mayıs ayının ilk günlerinde sonlandırdı.
''Tıbbi gizlilik hakkının ihlali değil''
ABD Sağlık Bakanlığı’nın kurallarına göre bu bilgilerin paylaşılması tıbbi gizlilik hakkını ihlal etmiyor. Emniyet yetkilileri de isim ve adres bilgilerini kendilerini salgından korumak ve başkalarına da hastalığı bulaştırmanın önüne geçmek için istediklerini söylüyor.
Tennessee’deki veri paylaşımından yeni haberdar olan hem Cumhuriyetçi hem Demokrat eyalet temsilcileri, duruma tepki gösterdi.
Tennessee Eyalet Meclisi’ndeki siyah Amerikalılar grubu tarafından bu ay başında yapılan açıklamada ‘‘Bu bilgi zaten yönetime güvenmeyenleri Corona virüsü testi yaptırma fikrinden uzaklaştıracak, bu da virüsün yayılmasını hızlandıracaktır’’ denildi.
Azınlık gruplarının büyük kısmı her gün işyerine gitmelerini gerektiren sektörlerde çalışıyor. Bu da onları virüse karşı daha savunmasız hale getiriyor. Bu kişilerin büyük kısmının Corona virüsü testi yaptırması gerekebiliyor.
Meksika Kökenli Amerikalılar Adli Savunma ve Eğitim Fonu Başkanı Thomas Saenz’e göre emniyet birimleri isim ve adresleri neden talep ettiklerini açıklamalı ve azınlık topluluklarına, bu bilgilerin federal hükümetle paylaşılmayacağının garantisini vermeli. Saenz, Trump yönetiminin yerel yönetimlerin göçmenlik yetkilileriyle bilgi paylaşımı konusunda işbirliğine gitmesi talebinin bu konudaki kaygıların kaynağını oluşturduğunu söyledi.
Tennessee Emniyet Müdürleri Derneği Başkanı Maggi Duncan ise birçok emniyet biriminde bu bilgiler paylaşılmadan önce polis memurlarının hastalandığını ya da hayatını kaybettiğini, ancak bu bilgilerin alınmasıyla sayının minimuma indiğini belirtti.
Emniyet güçleri zaten sosyal güvenlik numaraları ve sabıka kayıtları gibi gizli kalması gereken bilgilerin kendilerine emanet edildiğini, Covid-19 verilerinin de bu durumun uzantısı olduğunu savunuyor.
Veri paylaşımını eleştirenlerse acil müdahale ekiplerinin neden herkese karşı önlem almadığına, zira birçok kişinin semptom göstermeden ya da test olmadan hastalığı geçirdiğine dikkat çekiyor.
Ancak bu veri, Corona virüsü hastası listesi olarak polise doğrudan verilmiyor. Bunun yerine isimler ve adresler, bilgisayar sistemlerinde işaretleniyor. Polisi olay yerine yönlendiren çağrı merkezi memuru, hastalık riski varsa bilgilendirme yapıyor.
AP’nin Tennessee eyaletinde konuştuğu sağlık yetkililerine göre bu veriler bir ay içinde ya da hastanın sağlık birimleri tarafından kontrolu sona erdikten sonra acil durum iletişim veritabanından çıkarılıyor. Acil müdahale ekiplerinin bu bilgileri, hizmet vermeyi reddetmek için kullanmayacakları şartına da uyması gerekiyor.
Ohio eyaletinin Franklin ilçesi kamu sağlığı sözcüsü Mitzi Kline’a göre sağlık yetkilileri Nisan ve Mayıs aylarında 914 Corona virüsü vakasını ilgili devlet dairelerine bildirdi. Ancak hastalar 14 gün karantinada kaldıktan sonra listeden çıkartılıyor.
Ancak bu açıklamalar, aktivistleri ve insan hakları savunucularını tatmin etmedi. Tennessee Göçmen ve Sığınmacı Hakları Koalisyonu bilgi paylaşımını ‘‘son derece kaygı verici’’ olarak değerlendirdi ve bu durumun yönetimin göçmenler ve beyaz olmayan topluluklarla kurmaya çalıştığı güven ilişkisini baltalayabileceği uyarısında bulundu.
Pennsylvania eyaletinde iki polis sendikası ise yerel sağlık yetkililerine hastalarının isimlerini ve adreslerini vermesi için dava açtı. Dava hala sonuçlanmadı.
YORUMLAR