New York'ta Türk sanatçının sessiz başarısı: Opera sahnesinden Hollywood setlerine...

Gol kralının oğlu Amerika’da sanat sahnesinde parlıyor... Serhat Kaner, Türkiye’de başlayan sanat yolculuğunu New York’ta başarıyla sürdürüyor. Müziği ve oyunculuğu birleştiren sanatçı, Frank Sinatra yorumlarıyla dikkat çekiyor.

ABDPost.com muhabiri Esra Öziskender'e konuşan Serhat Kaner hayat hikayesini ve sanata olan tutkusunu samimi bir dille anlattı.

İstanbul Üniversitesi Opera-Şan Bölümü’nden aldığı temel eğitimin ardından Türkiye, Almanya ve Azerbaycan'da başarılı konserler verdiğini belirten Kaner, aynı zamanda “Kurtlar Vadisi” ve “Deli Yürek” gibi dizilerde yer aldığını, birçok reklam filminde de boy gösterdiğini aktardı.

Amerika'ya gelme hikayesini de anlatan Kaner, 29 Ekim 2015'te eşi Arzu Kaner'in iş teklifi üzerine New York'a geldiklerini ve burada da çalışmalarını sürdürdüğünü ifade etti. Burada ilk dönemlerinde metro istasyonlarında müzik yaptığını ve kafelerde çalıştığını belirten Kaner, “İnsan hayatında ne iş yaparsa yapsın, yeter ki onuruyla yapsın. Ben Amerika’yı anlamaya, tanımaya çalıştım önce” ifadesini kullandı.

TOM HANKS'İN TÜRKİYE HAYRANLIĞI 

New York Üniversitesi'nde yönetmenlik eğitimi aldığını ve yönettiği kısa filmler uluslararası ödüller kazandığını belirten Kaner, buradaki oyunculuk kariyerine de 2017’de figüran rolleriyle başladığını söyledi. Steven Spielberg’ün "The Post" filminde avukat rolüne ve Tom Hanks’le birebir diyaloğa kadar ilerlediğini belirten Kaner, dikkat çeken bir anekdotu da paylaştı.

Kaner, setin bir köşesinde durmak yerine, Spielberg'ün yanına gidip kendini tanıttığını söyledi. Ünlü yönetmene, “Türkiye’den geldim, sizinle çalışmak benim için büyük bir onur” dediğini belirten Kaner, Spielberg'den “Sen artık Spielberg ailesinin bir üyesisin” şeklinde yanıt aldığını söyledi.

Spielberg'ün bu sözlerinin kendisi için sadece bir motivasyon değil, aynı zamanda hayallerinin gerçek olduğunun da göstergesi olduğuna vurgu yapan Kaner, Tom Hanks'in de kendisine sarılıp “Göcek, Marmaris, İstanbul... Harika yerler!” diyerek Türkiye'ye olan sevgisini dile getirdiğini aktardı.

'TÜRKİYE'Yİ EN İYİ ŞEKİLDE TEMSİL ETMEYE ÇALIŞIYORUM'

Aksanından dolayı bir dezavantaj yaşadığını “Amerikalı olamıyorsun” sözleriyle anlatan Kaner, çoğunlukla İtalyan, Arnavut, Yunan veya Doğu Avrupa kökenli karakterleri canlandırdığını belirtti. Bunun motivasyonunu hiç düşürmediğini belirten ünlü isim, aksanının verdiği “farklılık” sayesinde İtalyan mafya babası, Arnavut polis, Sırp askeri, Yunan restoran sahibi, Makedon tüccar gibi çeşitli etnik roller üstlendiğini söyledi.

Tesla'nın hayatının anlatıldığı bir filmde “aksanlı bir kovboy” rolü üstlendiğini belirten Kaner, “Bir Türk’ü oynatmadılar ama her şeyi oldum! Ben de bir misyon üstlendim. Türkiye’yi en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyorum” diye konuştu.

ARKADAŞLARIYLA TÜRKİYE TATİLİ YAPIYOR

Amerika'da 11'inci yılını dolduran Serhat Kaner, Türkiye'yi en iyi şekilde temsil etmenin önemini vurguladı. Yeni tanıştığı kişilere Türkiye’nin güzelliklerini anlattığını ve hatta arkadaşlarını tatil için Antalya, İzmir gibi şehirlerde ağırladığını söyleyen Kaner, “Aslında bir nevi burada askerlik yapıyoruz. Kültürümüzü, insanlığımızı, misafirperverliğimizi anlatmak bizim görevimiz” dedi.

'MÜZİK VE SİNEMA ZIT DEĞİL'

Sanatın farklı dalları arasında bir ayrım gözetmediğini, müzik ve oyunculuğun birbirine zıt olmadığına vurgu yapan Kaner, Frank Sinatra’dan Elvis Presley’e, Zeki Müren’den Barış Manço’ya kadar pek çok ismin hem müzikte hem sinemada başarılı olduğunu anımsattı.

Bugün hala New York’ta sahneye çıktığını, film projelerine devam ettiğini ve özel etkinliklerde konserler verdiğini de söyleyen Kaner, çalıştığı kitap projesiyle ilgili “Bir gün her şeyi yazacağım. Bu hikayelerin kitap olması lazım” ifadesini kullandı.

FUTBOLDAN SANATA...

Serhat Kaner, sanat dışında bir diğer tutkusunun da futbol olduğunu ve gençliğinde 15-16 yıl boyunca profesyonel futbol oynadığını söyledi. Eşinin New York’ta bir futbol şirketinde başkanlık yaptığını da söyleyen Kaner, kendisinin küçük yaş gruplarına antrenörlük yaptığını ve aynı zamanda hakemlik sertifikası aldığını belirtti.

Geleceğe dair hedeflerinden birinin de daha fazla Türk sanatçının uluslararası sahnede yer almasını sağlamak olduğunu ifade eden Kaner, “Amerika’da önyargılar kırılıyor. Seni gerçekten sevince sahipleniyorlar. Önemli olan kendi kültürünü doğru yansıtmak” şeklinde konuştu.